31 Mart 2007 Cumartesi

beklemek....


Hep elelesiniz dedi içi acıyarak. Onların sevgi dolu bakışlarında boğuldu sanki. Sevdiğinin yanında olamayışına isyan ediyordu o an. Napalım dedi ben de bir elimin parmak sayısı kadar daha beklicem gelicek…. ben de tutucam elinden sımsıkı ; hiç bırakmamacasına bırakma asla dercesine.. dedi ama bunu duyan sadece yalnızlığı idi. Diyemedi yüzüne karşı hüzünlü bakışlarının sebebini. O hep beklemeye özlem çekmeye mahkumdu sanki.
Ve gün geldi o da yolcu etti sevdiğini. Ne zaman saatlerce görüşeceklerini bilmeyerek umutsuzca. O da bekleyecekti gelişini otogarda ve her seferinde yüreği sığmayacaktı içine taşacaktı heyecandan. Zaman akmıcaktı onu beklerken;
zaman su gibi akıcaktı onunlayken.Sen alışkınsın dedi özlem duymaya, beklemeye..
Hıh gel de bunu ona sor. sen hiç yolcu etmedinki.
Sen gözlerine bakardın bişey anlatırken bense sesiyle avunurdum.
O seni iş çıkışında almaya gelirdi bana ise yazın güneş kışın rüzgar eşlik ederdi.
O gün gülmüştün içinin yanacağını hiç düşünmeden.
Bilmiyordunki yokluğunun ne demek olduğunu. Sen hiç geceleri uykundan uyanıp adını sayıklamadın ki . Senin göz yaşların yastığına akmadı ki hiç.
Şimdi ise bana enkazdan ne kadar az hasar alırsam diye bakıyorsun..
Ben ise hergün enkazım benim aldığım hasar ölçülmez ki şiddeti çok büyük özlemimi....