21 Nisan 2007 Cumartesi

VAZGEÇTİM SENDEN...


Vazgeçilmez sanıyordum, aşkı bir kenara fırlatıp hayata gözümü açamayacağımı sanıyordum bundan sonrası için

Alma ağzına ismimi artık neye yarar? Göz yaşı döktüğüm onca zamanı silebilir mi hafızamdan? Zihnimin artık durduğunu zannediyorum, sanmıyordum ki bundan sonra eskisi gibi gözlerimin içinin gülebileceğini Günlerim hep hayatın bana yanlışını düşünmekle geçiyordu artık, hüzünle kapatıyordum gözlerimi geceleri Elimde olmadığına inanıyordum, artık yeniden hayata güleyim, yeniden seveyim, yeniden mutlu olayım.. Hepsinin hayalerim kadar uzak olabileceğine inanmıştım Çocukluğumda kalan saflığımı, masumluğu geri istiyordum belki de hayattan Terk etmene belki de sevinmiştim aslında, ben sensiz de seninle yaşayabiliyordum çünkü; İzah etmene gerek yoktu artık bundan sonraki yaşamını Mahvettin, parçaladın umutlarımı, hayallerimi, her şeyimi Seni düşündükçe zamansız yağmurlar yağıyordu gözlerimden son dakikaya kadar En azından senin boşluğunu gözyaşlarımla dolduruyordum, senleyken de gülmüyordum ki zaten Nasıl bunca zamanımı boşa harcamışım diye dalıp gidiyordu gözlerim dolu dolu Dünde bırakmıştım artık sana olan sevgimi, bir daha geri gelmesinin mümkün olmaması içinEzilmiş, kırılmış, paramparça kalbimle de gülebiliyorum hayata, herşeye ramen nefes alabiliyorum çünkü.


Neye yarar ki artık? ben senden vazgeçtim sevgilim... hem de bir daha asla dönmeyeceğime and içerek "Sensiz ölürüm"diyordum hep. Ama ölünmüyormuş. Herşeye ramen insan kendini ayakta tutabiliyormuş sevdikleri sayesinde...
Artık kalmadı sana olan sevgimden bir parça bile...Çünkü senden vazgectim sevgilim... hemde bir daha asla dönmeyeceğime and içerek...

19 Nisan 2007 Perşembe

Gözlerin Gelir Aklıma...


Ve yine biliyorsun..

Sen son sevdiğim

Şimdi uzaklardasın

Ben çamlar arası hastane odasındanda

Ciğerimde bir ince hastalık

İçimde kapanmak bilmeyen bir yara

Ve sanki elimde inadına bir sigara

Biliyorum dönmeyeceksin

Hatta arkana bile bakmazsın

Gün gelir belki bir yuva kurarsın

Oğlun olsa benim Adımı koyar mısın

Sonunda da olsa tattım hiç olmazsa

Ben seni değil,

Bu sevdayı bir ömür bekledim

Ve ben seni hayatımın bir musalla taşına en yakın yerinde

Sevdim,gözlerin...Gittin....

Dağ gibi sevdamı devirip ardında

Gittin....Allahaısmarladık bile demedin

Sazlar çalınır çamlıca'nın bahçelerinde

O şarkıyı bir daha hiç söylemedim

Şimdi elimde bir bardak çay

Ve dudağımda buruk bir tebessüm

Kendi kendimi üzmemeye söz verdim

Ve ben seni hayatımın bir musalla taşına en yakın yerinde

SevdimIsrar etmedin kendine beni sev diye

Beyaz bulutlar gibi sırtını rüzgarlara verip gittin

Bense durdum ve bekledim

Ama üzülmedim...

Çünkü ben seni hayatımın bir musalla taşına en yakın Yerinde sevdim...

18 Nisan 2007 Çarşamba

Senden Geçtim...


Ey, kara saçlım,

hançer bakışlım

Ey çocukluk aşkım

Geçtim eski, tozlu yollardanİ

çimde hüzün,içimde hatıran

Kaybolmamış çocukluğum hâlâ

Hâlâ gönülde eski heyecan

Dün gibi aklımda,

Gözlerinde düşmüştüm ilk aşka

Ne çabuk geçiverdi yıllar

Savrulduk ordan oraya

Sen bir gurbette, ben başka

Büyüdük birbirimizden uzakta

Gittik,

kaldı geride çamurlu sokaklar

kaldı geride sıcacık insanlar,

dostluk, samimiyet,

ve son nefesiyle merhamet

Dün, resmini gördüm gastede,

Yandı içim,

yandım ha yandım

Önce bir kabus sandım,

Sonra bir çok şeyin bittiğini anladım.

İçimde bir burukluk, içimde bir hazan

İçimde hep hüzün, içimde hep hüsran

Sen, boyalı saçlarla İstanbulda

Sen, sahte gülüşlerle sahte dünyada

Ben yorgun, ben çamurlu ayakkabılarımla

Eski mahallede, eski sokağında

Bir an döndüm de çocukluğa;

Mahsun hallerini gördüm,

Masum bakışlarını gördüm

Eski evinin önünde, bahçe kapısında

Eğdim başımı önüme, yürüdüm geçtim

Geçtim bir tanem, 'ah ! ' çeke çeke

senden de geçtim.
Ahmet Ünal ÇAM

17 Nisan 2007 Salı

Murphy KANUNLARI

Murphy Kimdir?


1917 Doğumlu Edward A. Murphy Jr. Abd Hava Kuvvetlerinde 1949'da Roketler
Üzerine Deney Yapan Mühendislerden Biriydi. İnsan Üzerine İvmelenmenin
Etkilerini İnceliyordu (Usaf Proje Mx981). Deneylerden Biri Pilot Üzerinde
16 Değişik Noktaya Akselometre Takılması Gerekiyordu. Sensör Bir
Yapıştırıcı İle Ancak İki Türlü Takılabiliyordu Ve Birisi 16 Sensörün
Tamamını Da Yanlış Takmayı Becerdi. Bunun Üzerine Murphy, Daha Sonra Kanun
Olarak Nitelendirilecek İlk Söylemlerini Bir Basın Toplantısında Açıkladı.
Bir Kaç Ay İçinde "Murph'nin Kanunları" Mühendislik Sahasında Çalışanlar
Arasında Yayıldı Ve 1958'de De Nihayet Webster'in Sözlüğüne Girdi.

1. Eğer Kendinizi İyi Hissediyorsanız, Üzülmeyin Geçer.
2. Hiçbir Şey Göründüğü Kadar Kolay Değildir.
3. Herşey Düşündüğünüzden Daha Uzun Sürer.
4. Ne Zaman Birşey Yapmaya Kalkışırsanız, Mutlaka Öncelikle Yapmanız
Gereken Başka Birşey Vardır.
5. Birşeyler Ters Gideceğinden Endişe Ederseniz, Ters Gidecektir.
6. Kestirme Yol, İki Nokta Arasındaki En Uzun Mesafedir.
7. Teneffüste Zaman Derstekinden Daha Hızlı Akar.
8. Hata Yapma Olasılığınız Herzaman Aynıdır.
9. Aradığınız Bir Şeyi Son Baktığınız Yerde Bulursunuz.
10. Bir Şeyi En Uygun Fiyata Satın Alırken, Ne Kadar Çok Uzun
Araştırırsanız Araştırın, Satın Aldıktan Sonra Bir Başka Yerde Daha Ucuza
Satıldığını Keşfedersiniz.
11. Parlemento Faaliyette İken Hiç Kimsenin Yaşamı, Özgürlüğü Ve Mal
Varlığı Güvende Değildir.
12. Bir Cihazı Monte Ettikten Sonra, Mutlaka Birkaç Civata Artar.
13. Demiryollarına Bakarak Trenin Nereye Gittiğini Asla
Bilemessiniz.
14. Bankadan Kredi Alırken, Önce İhtiyacınız Olmadığını İspatlamanız
Gerekir.
15. Bir Şeyi Tamir Ederken, Düşündüğünüzden Daha Uzun Sürer Ve Daha
Pahallıya Mal Olur.
16. Bekar Birinin (Kız/Erkek) Arkadaşı Yoksa Bir Nedeni Vardır.
17. Size Uygun Birini Bulduğunuzda, Ya Evlidir Ya Kız (Erkek)
Arkadaşı Vardır Ya Da Gay'dir.
18. Bir Şeyle Fazla Oynarsanız, Onu Bozarsınız.
19. Bir Şeyi Yerleştirken Sıkışırsa Zorlayınız; Kırılırsa Zaten
Değiştirmeniz Gerekiyordu.
20. Bozulan Bir Ev Aletini Tamirciye Nesinin Bozuk Olduğunu
Gösterirken, Mükemmel Bir Şekilde Çalışır.
21. Pipo, Akıllı Bir Adama Düşünmek İçin Süre Tanır Fakat Akılsız
İçin Ağzına Sokuşturacağı Bir Şeyden İbarettir.
22. Herkesin, Fazla Bir İşe Yaramayan, "Nasıl Zengin Olunur?"
Formülleri Vardır.
23. Çöpü Dışarıya Almanız Gerektiğini, Kapıcı Çöpü Aldıktan Sonra
Hatırlarsınız.
24. Bir Tartışmada Şüpheye Düşerseniz Mırıldanın, Başınız Derde
Girese Tartışmaya Başkanlık Edin.
25. Beyin X Güzellik X Medeni Hali = Sabit'tir. Bu Sabit İse
Sıfır'dır.
26. Hayata Güzel Olan Herşey Ya Yasal Değildir Ya Ahlaki Değildir Ya
Da Kilo Aldırıcıdır.
27. Kolay Kandırılanların Paralarının Kendilerinde Kalmasını
Sağlamak Ahlaken Yanlıştır.
28. Bir Kişinin Size Karşı Beslediği Sevgi Duygusu, Sizin Onu Ne
Kadar Sevdiğinizle Ters Orantılıdır.
29. Eldeki Bir Kuş, Tepenizdeki Bir Kuştan Daha Güvenlidir.
30. Aşk, Kalpte Açılan Bir Deliktir.
31. İyi Kızlar (Erkekler) İpi Sonuncu Olarak Göğüslerler.
32. Para, Aşkı Satın Alamaz Fakat Sizi Kesinlikle İyi Bir Pazarlık
Yapabilecek Konuma Getirir.
33. Murphy'nin Altın Kuralı: Her Kimin Altını Varsa Kuralları O
Yapar.
34. Tünelin Ucundaki Işık, Size Doğru Gelen Bir Trenin Far'ıdır.
35. Bekarlık Irsi Değildir.
36. Sizden Daha Çılgın Biriyle Arkadaş Olmayınız.
37. Güzellik Yüzeyseldir Ancak Çirkinlik Kemiğe Kadar İşler.
38. Herkesi Memnun Etmeye Çalışırsanız, Kimse Bundan Hoşlanmaz.
39. Yapılan Hatalı Bir Hesaptan Birden Fazla Kişi Sorumlu İse,
Hiçbiri Hata Yapmamıştır.
40. Şüpheye Düştüğünüzde, İkna Edici Olmaya Çalışın.
41. Mantık, Güven İçinde Yanlış Sonuçlara Sistematik Olarak
Ulaşmanızı Sağlayan Bir Metodtur.
42. Bir Uzman, Daha Az Bilinen Şeyleri Daha Çok Bilen Ve Hiçbirşey
Hakkında Tamamiyle Herşeyi Bilen Kişidir.
43. Bir "Kişiye Masa Boyalı, Sakın Deyme!" Derseniz, Size İnanmadan
Önce Mutlaka Masaya Dokunacaktır.
44. Aşık Olduklarında, Akıllı Bir Adamla Budala Bir Adam Arasında
Hiç Fark Yoktur.
45. Bütün Bir Dönem Kusursuz Çalışan Hesap Makinasının, Matematik
Sınavında Pili Biter. (Açıklama: Her İhtimale Karşın, Beraberinizde Pil
Taşırsanız, O Da Bayat Çıkar)
46. Bekarlık Zamanın Fonksiyonudur, Ne Zaman Birini Bulursanız,
Hemen Bir Başkası Dikkatinizi Çeker.
47. Büyük Keşiflerin Tümü Hatalar Sonucunda Olmuştur.
48. Toplantı, Gündemin Tartışıldığı Ve Saatlerin Boşa Harcandığı Bir
Faaliyettir.
49. Yeni Sistemler Yeni Problemleri Beraberinde Getirir.
50. Biz Herhangi Bir Konunun Yüzde Birinin Milyonda Birini Bile
Bilmiyoruz.
51. Bir Tasarım Mühendisinin Temel Fonksiyonu Üretici İçin Onu İmal
Etmeyi Ve Tamirci İçin Tamirini Yapmayı Zorlaştırmaktır.
52. Okulun En Zor Dersinin Sınavında, Sınıfın En Çekici
(Kızı/Erkeği) Yanınızda Oturmakla Dikkatinizi Dağıtır.
53. Bir Şeyi Anlayamıyorsanız, İçgüdüsel Olarak Doğrudur.
54. Bir Deney Doğru Sonuç Veriyorsa, Bir Şeyler Ters Gitmiştir.
55. Bir Erkeği Elde Tutmanın Yolu, Onu Bırakmamacasına Sıkıca
Sarmalamaktır.
56. Denediğiniz Herşey Başarısızlıkla Sonuçlanıyorsa, Kullanma
Kılavuzuna Müracaat Ediniz.
57. Ters Gitmesi Muhtemel Bir Kaç Olasılık İçinde En Fazla Hasar
Verebilecek Olasılık Gerçekleşir.
58. Piyangoda Para Kazandığınız Gün, Ölümünüze Fazla Kalmamıştır.

14 Nisan 2007 Cumartesi

no me quetta pas...


terketme beni nolur
unutmalıyız
her şey unutulabilir hem
çoktan kaçıp gitmiş olanlar bile.

unutmak yanlış anlaşılmışı
ve kaybedilen anları
bilmek nasılını
kimi zaman niçinlerin sızısını öldüren
bu saatleri unutmanın.
mutluluğumun kalbi,
terketme beni nolur
terketme beniterketme beni..

sana hiç yağmur düşmeyen uzak diyarlardan
yağmur incileri getireceğim.
oyacağım toprağın altını
ölümümden hemen sonra
altınla, ışıkla sarmak için bedenini.
bir ülke yaratacağım
aşkın kral olduğu
aşkın kural olduğu
ve senin de kraliçe...
terketme beni nolur
terketme beniterketme beni..

terketme beni
sana duyunca anlamlandıracağın
kaçık cümleler bulacağım
ve o aşıklardan bahsedeceğim sana,
kalplerinin kucaklaştığını
iki kez birden gören.
ve anlatacağım
seni taniyamadan ölen o kralın hikayesini.
terketme beni nolur

ne kadar sık gördük
çok eski olduguna inanılan
yaşlı volkanın ateş püskürdüğünü.
ve öyle görünüyor ki
yanık toprakken verimli nisan'dan bile
daha çok buğday veriyor.
hem gece geldiğinde
daha çok ışıklanması için gecenin
elele vermez mi
siyah ve kırmızı?
terketme beni nolur
terketme beni

ağlamayacağım artık
konuşmayacağım da
şuracıkta saklanacağım
seni izleyebilmek için
dansettiğini ve gülümsediğini,
ve dinlemek için şarkılarını, kahkahanı.
izin ver
gölgenin gölgesi
elinin gölgesi
köpeğinin gölgesi olayım
ama terketme beni
terketme beni nolur
terketme beni....

10 Nisan 2007 Salı


Artık gitme demeyeceğim, zaten iyice hazırsın bu sefer.
Herşeyi yanında götür; anılarımızı, umutlarımızı, sevgimi de al belki lâzım olur.
Tek kelime etmesem diyorum, ama etmeliyim, sana bilmediğin bir şeyden
bahsetmeliyim; kendimden. Evet, onca zaman tanıdığını sandığın benden.
Hırçın yanımı gördün daha çok, oysa öyle uysal bir çocukmuşum ki.
Neydi beni zaman zaman hoyrat yapan?
Sanırım, düşünmedin.
Birini ayrı tutsam da renklerin hepsini sevdim, mevsimleri de.
Aslında çok şey var sevdiğim,
kavgalar ve savaşlar dışında bir de niye olursa olsun vedalaşma anları,
İsterdim ki uyumlu halimi yaşasaydın daima ama bana hep vurgun
saatlerinde geldin, ya da sen vurdun.
Uzaklara bakardım uysal çocukluğumda içimde dolmayan derin boşluğumla,
denizden gelecek bir gemi bekledim durdum,
sonra yıldızlara baktım yıllarca ve sen sandığım bir yıldıza.
Kadınlar, erkekler, çocuklar ve şehirler tanıdım,
çoğunu da sevdim.
Aşklarım da oldu, hem de uğruna ölebileceğim aşklar,
Ama en çok seni sevdim.
Ve şimdi gidiyorsun, evet git içimdeki melek sana dua edecek.
Sanırım kahrolmayacağım bu veda sahnesine
- senin baban öldü mü?
Bu gidiş ölümden beter olamaz.
Hangisi doğru bilmiyorum,
Seni uğurlayıp öylece kalmak mı?
Yoksa, benim uyumamı bekleyip gitmen,
benim de sensiz sabaha uyanmam mı?
Bence şimdi git, hayır gitme!
Yani git de önce üstümü ört,
ben uzanayım şöyle, ışığı kapat ve git.
Hayır hayır gitme!
Yani git de ışığı yak git, ben karanlıktan korkuyorum da!
Hem sensizlik hem karanlık bu kadarı fazla.
Üstümü de örtme bu şevkat de fazla, ışıkların hepsi açık olsun.
İçim burkuluyor sen nasıl gidersen git.
Dur, burayı iyi dinle; birkez daha söylüyorum ve son kez.
Seni seviyorum.
Sen giderken ben içimden haykıracağım 'kusursuz bir aşktı bu' diye.
Kusursuz bir aşktı benim sana büyüttüğüm sen ne yaşadın bilmiyorum...

Yine de tanıdı gönlüm yaşadı
Bir kusursuz aşk büyüttüm sana pişman değilim

Her akşam vaktinde bu gönül üzülür
Hüzünle dolar seni düşünür
Şimdi çok uzakta kimbilir neredesin
Geri dön ya da dönme ben sendeyim

Bir Ateşe Attın Beni


Diyorlarki Sen Delisin

Hiç Bu Kadar Sevilirmi

Değmeyecek Biri İçin

Gurur Yere Serilirmi


Bir Ateşe Attın Beni

Alev Alev Yaktın Beni

Değersizmi Benim Aşkım

Yalanlara Kattın Beni


Dost Üzülür Düşman Güler

Böyle Derde Gülünürmü

Bilseydim Hiç Severmiydim

Aşkın Sonu Bilinirmi


Umudumdun Dileğimdin

Sen Benim Göz Bebeğimdin

Seni Kimler Değiştirdi

Yüreğinden Attın Beni




Bilseydim Hiç Severmiydim Aşkın Sonu Bilinirmi....

7 Nisan 2007 Cumartesi

Bugun o kadar ihtiyacim var ki sana...


Bugun o kadar ihtiyacim var ki sana;

Gunesin yalnizligi isitmadigini anladim.

Artik biliyorum

alnimi open gecenin korkularimi sarmadigini.

Sarkilarin “aglamak istedigim anlar”in disinda,

anlami olmadigini ogrendim.

Ve kime derdimi anlatsam;

-aman takma, gecer demesinden yoruldum

Gun uykusunda laleler gibi dingin

Kollarinin altinda kalmaliyim simdi

Buzul kelepce bileklerimde

Aklimda kemirgen su anilar

Gunahlardan bir leke daha tenimde

Gozlerimden koyu yarinlar Er kisi niyetineymis de ask

Her kisiyeymis mavi boncuklar

Bugun o kadar ihtiyacim var ki sana;

Kimsenin sen gibi bakmadigini anladim

Artik biliyorum adimi soyleyenlerin

Sevdali cagirmadigini.

Siirlerin “can yanmalarim” disinda

Yazilmadigini ogrendim.

Ve kime aski sorsam

Bulmadigi bir seyi tarifinden yoruldum.

Gun kuytusunda ruzgar gibi dingin

Ellerin saclarimda olmali simdi

Cozul diyor icimdeki yabanci

Aklimda tutsak sevisler

Sevaplardan iz yok tenimde

Gozlerinden uzak yarinlar

Er kisi niyetineymis de gun

Her kisiyeymis yildizlar

Bugun o kadar ihtiyacim var ki sana;

Korkulari kovalayan sesini ozledim

Kabuslari dagitan gulusunu

Dizlerine basimi koydugum anlar gibi

Mendilimde kelimeler var

Cocukluguma dair

Hic biri sen gibi guzel degil

Hic biri sen gibi kalmamis baba

Bugun o kadar ihtiyacim var ki sana.


Arzu Altincicek

6 Nisan 2007 Cuma

kayboluş...





kayboluş...
ayların akşamdan kalmalığı vardı üzerimde


gölgeler daha bi koyu


rüzgarlar daha bi sert sanki


uyandım mı daldığım uykulardanyoksa rüyam mı bitti


bilmiorum...


üstümü örten hüznüm yok


yanlız çıktığım uykulardan kendimle dönemem sanardım


sen gibiydim


çünkü o zaman sen değil...

3 Nisan 2007 Salı

affet beni rabbim...



Affet Beni Rabbim

Mevlâ’m Verdiğin her güne

Yaşattığın her saate saniyeye

Verdiğin mutluluğa acıya

Aldığın tüm sevenlerime

Ve sevemediklerime

Bundan sonra vereceğin her derde zulme

Tattıracağın acıya

Yaşatacağın nice mutlu günlere

Şimdiden şükürler olsun

Ve Şimdi isyanım sana değil inan

İsyanım yaratığın o zalim kullarına

Seveni ayırana

Garibe kıyana

Zulmü vazife sayana

Devletine ihanet edipte soyana

Namusumuza namussuzca bakana

Sana eş koşana

Kurda kuşa tapana isyanım

Affet beni

Ey Allah’ım Beni affet

Süleyman Yavuz